Ana içeriğe atla

Tanıtma Bülten yazıları 4


BAŞLARKEN
“Hayatta ne kadar iyi bir durumda olursanız olun, ne kadar değerli imkânlara sahip olursanız olun bir stratejiniz yoksa herhangi bir şekilde herhangi bir meseleyi başarıya ulaştırmanız mümkün değildir”
Genel Müdürlük olarak Sayın Bakanımızın bu cümlesinden güç alarak yürüttüğümüz çalışmalarımızı içeren bültenimizin 4. sayısına ulaştık. Mutluyuz… İlk üç sayımızda ülkemizin tanıtım faaliyetlerini yürütürken bizlere rehber olan stratejik ve taktiksel yaklaşımlarımızı sizlerle paylaşmıştık. Bütüncül bir yaklaşımla ele aldığımız, ülkemizin ve insanımızın hikâyesini anlatma gayretiyle çalışmalarımızın her geçen gün daha da zenginleşerek çoğaldığını ve çeşitlendiğini görüyoruz… Genel Müdürlüğümüzün tüm faaliyetlerini günün koşullarına uygun olarak yeniden tanımlama ve konumlandırma çabamız devam edecektir. Bu çerçevede sizlere bu bültende bir kısmını aktardığımız faaliyetlerimizi daha da çeşitlendirip derinleştirerek önümüzdeki sayılarda da sizlerle buluşturmayı umuyoruz.
Türkiye’nin hikayesini anlatırken tüm ilgililerden, kurumlardan, kuruluşlardan işbirliğine yönelik beklentilerimiz var... 23 Ocak 2015 günü İstanbul’da gerçekleştirdiğimiz “Türkiye’nin Tanıtım Kampanyası Basın Toplantısı”na katılan herkese ve gösterdikleri ilgiye teşekkür ediyoruz. Bir yıl boyunca ülkemizin turizm alanında markalaşması üzerine yapılanların ve genel olarak tanıtım stratejimizin yer aldığı bu bilgilendirmeleri ve işbirliği çağrılarını yineleyerek, önümüzdeki günlerde farklı zamanlarda yine birlikte olacağımızın haberini bu satırlardan sizlere duyurmak isteriz. Bu amaçla 2015 Nisan ayı içinde önce Bölgesel Kalkınma Ajanslarına ve sonrasında da üniversitelerin ilgili bölüm akademisyenlerine Ankara’da bilgilendirme toplantıları gerçekleştirdik. Bu toplantıların ana amacı stratejimizi ve faaliyetlerimizi aktarıp birlikte çalışma ortamı yaratabilmektir; biz “gelin Türkiye’nin hikâyesini hep birlikte anlatalım” diyoruz. Bunu hayata geçirdiğimizde    kamusal kaynakları aynı amaç için kullanan her bir kamu kurum ve kuruluş daha etkin ve tasarruflu hareket etmiş olacak. Gerçekleştirdiğimiz toplantılarda Bakanlığımızın kendi alanında edindiği kurumsal tecrübe ve bilgi birikimini de paylaşma fırsatı bulduk. Tanıtım stratejimizi ilgili herkese anlatıp özel sektörümüzün ve ilgili kurum ve kuruluşlarımızın da faaliyetlerini yürütürken doğru taktikler belirlemesine yardımcı olup ön açarak bu alanda ülkenin enerjisinin doğru kanalize olmasını sağlamayı kendimize amaç edindik…
Genel Müdürlük olarak çalışmalarımızı, strateji ve atölye kavramları çerçevesinde gruplandırıyoruz; bünyemizi de bu işlevlere göre yapılandırmaktayız; Tanıtma Strateji ve Tanıtma Atölye…. Genel Müdürlüğümüz, bir taraftan tüm stratejik yaklaşımlarını ve bunları gerçekleştirecek planlamaları yaparken, diğer yandan da içerik üretiminin sürekli hale geldiği, materyal üretiminin nitelik ve nicelik olarak arttığı, projelerin çeşitlendiği bir atmosfere bürünmüştür.
Daha yapılacak çok iş ve gidilecek uzun bir yol olduğunun bilincindeyiz. Yeni tanıtım stratejimizle birlikte hayata geçirdiğimiz projelere ve tanıtım faaliyetlerimizden bazılarına yer verdiğimiz bu sayımızı sizlere sunarken 2015 yılı Turizm Haftasını kutluyor, başarılı ve iyi bir sezon olmasını diliyoruz...


İrfan ÖNAL, Nisan 2015
Kültür ve Turizm Bakanlığı, Tanıtma Genel Müdürü


Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Müzik Turizmi

Günümüzde gittikçe bireyselleşen kültür ve turizm faaliyetlerinin artık iç içe geçtiğini çok net görebiliyoruz. Kültür her alanıyla çok büyük bir içerik üreticisi konumundadır. Turizm sektörü ise bu içeriği –yaşam deneyimi- değerlendirmek ve insanlara sunmak için çalışma alanını sürekli genişletme ihtiyacı içinde olup insan hayatı ve istekleri de bu iş birliğini zorunlu kılmaktadır. İşte bu alanlardan bir tanesi de müzik’tir. Müzik ve turizm artık çok sık birlikte anılmakta ve bu iki alanın insan hayatına sunduğu yaşam kalitesi, birlikte üretimleri ve fırsatları da değerlendirmek gerekliliğini ortaya çıkarmaktadır. Müzik yeni gastronomi’dir. UNWTO (Birleşmiş Milletler Dünya Turizm Örgütü), Sound Diplomacy ve ProColombia işbirliğinde 2018 yılında hazırlanan ve WTM London 2018’de de sunuşu yapılan raporun çarpıcı bölümlerini aktarmak faydalı olacaktır, nitekim ülkemiz için de hem turizm sektörünü hem müzik sektörünü yakından ilgilendiren bu konu ile ilgili bir strateji gelişti

Sud de France örneğinde Kolektif Markalar ve Yerel Kalkınma

  Yöresel Ürünler ve Coğrafi İşaretler Türkiye Araştırma Ağı (YÜciTA) ile Muğla Ticaret ve Sanayi Odası tarafından 20 Ekim 2023 günü gerçekleştirilen Muğla Uluslararası Coğrafi İşaretli Ürünler Zirvesinin odak konusu, coğrafi işaretler, gastronomi ve turizmden ilham alarak, yöresel markaların kolektif yönetimi ve kalkınmaya desteklerinin sağlanmasıydı. Söz konusu zirve kapsamında, ülkemizde coğrafi işaretler ve turizmin ortak problemi ve ihtiyacı olan yönetim/yönetişim konularının çözümüne ilişkin iyi bir örnek olarak gördüğümüz Sud de France (SdF) ile ilgili sunumu Bölge Danışmanı M. Rene Moreno gerçekleştirdi, aşağıda SdF’ye ilişkin verilen bilgiler Sayın Moreno’nun sunumundan derlenmiştir. İnsanlığın yaşadığı Covid-19 salgının etkilerini sürdürdüğünü söyleyerek konuya başlamanın doğru olacağını düşünüyorum. Özellikle “Yeni Normal” olarak adlandırılan gelişmeler aslında değişen düşünce yapısı ve yeni değerlere işaret ediyordu. O günlerde turizm ile ilgili yazılarımda destinasyonl

SÜRDÜRÜLEBİLİR DESTİNASYON YÖNETİM TASARIMI (1): VERİ VE AKILLI DESTİNASYONLAR

  Bir destinasyonun sürdürülebilirliği, sakinlerinin ihtiyaçları, refahı ve yaşam kalitesi ile ziyaretçilerinin ihtiyaçları, refahı ve deneyim kalitesi arasında ne kadar iyi denge kurabildiğine bağlıdır; bu bir yönetim konusudur. Bu hassas denge, sürdürülebilirliğin belirli bir destinasyonun tüm çevresel ve toplumsal yönlerini içeren karmaşık, çok boyutlu bir kavram olduğu anlamına gelir. Bununla birlikte, seyahat başlı başına acil bir küresel sürdürülebilirlik sorununa -iklim acil durumu- büyük ölçüde etkide bulunuyor ve dünyadaki karbon emisyonlarının kabaca %8'ini oluşturuyor. Bu zorlu sorunu ele almak ise endüstrinin öncelikler listesinin başında gelmektedir. Burada, bir yönetim yaklaşımı olarak tasarım yönetimi (Design Management) ve veriler çözümde çok önemli bir rol oynayabilir, gerçek sürdürülebilirlik için atmamız gereken adımları yönlendirebilir. Veri ve sürdürülebilirlik arasındaki ilişki Turizm her şeyle ilgilidir, bu nedenle her şeyi ölçümlemeli ve destinasyo