Ana içeriğe atla

Kayıtlar

İLETİŞİMİN GÜÇLÜ DİLİ; MÜZELER VE SERGİLER III

Günümüzde müzelerin ve müzecilik faaliyetlerinin işlevi çok daha önemli hale geldi. Önceki iki yazımızda da bu konuya değinmiştik. İletişim, eğitim ve tanıtım faaliyetlerinin merkezindeki konular arasında müzeleri ve tematik sergileri görmekteyiz. Bu açıdan özellikle dünyaca ünlü müzelerin programlarına aldıkları sergi konuları da dikkatle izleniyor. Bu konular çoğu zaman uluslararası ilişkileri bile belirlemekte, etkilemektedir. Bu müzeler başta kendi toplumlarına olmak üzere dünyaya anlatılmak istenen konularla ilgili önemli sergi programları gerçekleştirmektedirler. Bu işi en iyi yapan kurumlardan biri de British Museum’dur. Bu yılki sergi programlarını incelediğimizde iki sergi dikkatimizi çekiyor. Bunlardan biri; Inspired by the east, how the Islamic World influenced western art 10 Ekim 2019 – 26 Ocak 2020 tarihleri arasında gerçekleşecek. Bu sergide İslam dünyasının batı sanatına etkileri dolayısıyla oryantalizm yorumlarını göreceğimiz anlaşılıyor. Bir diğer serginin adı da

Turizmi Nasıl Yöneteceğiz?

Günümüzde turizm birçok ülkede stratejik sektör veya özel önem verilen bir alan konumunda. Neden? Çünkü Dünya’da turist olarak seyahat edenlerin sayısı 1,4 milyarı geçti, Her 10 istihdamdan 1’ini bu sektörde çalışanlar oluşturuyor, doğrudan yarattığı ekonomik büyüklük 2,3 trilyon dolar, toplam hizmet ihracatının %30’u, genel ihracat rakamlarının %7’si, Dünya GSYH’nin %10’u ve bu rakamlar hızla büyüyor, 2030’da en çarpıcı örneğiyle turist sayısı 1,8 milyar olacak ve ekonomik büyüklükler de başka hiçbir sektörde olmayan ivmeyle artma eğiliminde. Turizmin bir de diplomasi ve yumuşak güç olarak niteleyebileceğimiz sosyal-kültürel çıktıları var ki bu alan da çok önemli. Turizm dünya barışının, karşılıklı anlayış ve ifadenin, iletişimin, birlikte iş yapma verimi ve kültürel gelişmenin en önemli destekleyicisi. Ayrıca turizmin kültürle birlikte oluşturduğu sinerji yine dünyanın önem verdiği konular arasında. Bu kadar etkili bir alanın yönetimi de çok önemli hale geldi. UNWTO’nun da destek

100% Welcome - 100% Pure New Zealand (Bir Ülke Kampanyasının Hikayesine Dair...)

Yeni Zelanda, Okyanusya’da yüz ölçümü ülkemizin 1/3’ü kadar, 4,8 milyon nüfusu olan bir ülke. Dünyanın neredeyse her yerinden çok uzaklardaki bu ülke maalesef terörist bir eylem sonucunda 15 Mart 2019 günü tarihinin en karanlık gününü yaşadı. Yeni Zelanda Başbakanı Jacinda Ardern ve halkı ise olayla ilgili ilk demeçler ve tepkilerden itibaren bütün dünyaya: ‘bir krizle nasıl mücadele edilmelidir ve gelecek nasıl teminat altına alınır?’ noktasında önemli dersler verdiler. Bu konunun başlı başına irdelenmesi, incelenmesi gereken özellikleri bulunuyor. Biz ise burada bu ülkenin kendi konularımızla ilgili olan bölümlerini, yani turizmi, kültürü ve iletişimi içeren bir başka başarısına kısaca değineceğiz. Dünyanın en uzun soluklu ve bilinen kampanyası olarak gösterilen 100% Pure New Zealand kampanyası hedef ülkelerdeki ölçümleri ve sonrasında yapılan çalışmaları kapsayan 18 aylık bir araştırma ve değerlendirme neticesinde Haziran 2019’da yeni bir global kampanya başlattı: “100% Pure Welc

Ulusal Turizm Örgütleri ve Yurt Dışı Turizm Tanıtım Ofisleri

Geçtiğimiz günlerde Meksika Hükümetinin yurt dışı turizm tanıtım ofislerini kapatma kararı yabancı sektör medyasında epey yer aldı. Yeni Hükümet önce büyük kısmını, sonrasında da tüm yurt dışı turizm tanıtım ofislerini kapatacağını duyurdu. Tüm gelişmeler 7-8 aydır çeşitli sektör yayınlarında tartışılıyor. Konuyla ilgili bilgi vermeden önce, bu gelişmeyi de fırsat bilerek, turizm diplomasisi açısından tanıtım ve pazarlamadan sorumlu örgütlerin yapısına, işlevlerine ve gelişimlerine kısaca göz atmak faydalı olacaktır. Çünkü konu pek çok ülkenin gündeminde yer alıyor. Nedeni ise turizmin dünyada hızla büyüyen bir endüstri olması ve tüm ülkelerin bu ekonomiden ve turizmin sağladığı iletişim ortamından azami yararlanma isteği. Yurt dışı turizm tanıtım ofisleri de “Turizm Yönetimi Politikaları”nın ve “Ulusal Turizm Örgütleri”nin önemli bir parçası konumundadır. Konu doğrudan turizm yönetimini ilgilendiriyor ancak turizm yönetimi ise hemen öyle yönetiyoruz denilebilecek türden bir iş de

Turizm bildiğimiz turizm değil…

Turizmde oyunun kuralları değişiyor ve bu bir anda olmadı… “Turizm bildiğimiz turizm değil” burada maksadımız turizm endüstrisinin değişimine işaret etmek tabiki…”Edilgen Turizm” yapan ülkemizin bir an önce turizmini yöneten “Etkin Turizm” yönetim anlayışına geçmesi gerekiyor. Turizm yönetim anlayışımızı, yeni gelişmeleri ve insanlığın gelecek vizyonunu karşılayacak noktaya taşımalıyız. Geçmiş turizm anlayışının merkezinde yer alan ve bizim çok yakın iş ortaklarımız, büyük tur operatörleri, ardısıra zararlar açıklıyorlar. Büyük kütlelerin dönüşümü de zor olur, her ne kadar değişim görülse de dönüşümünüz o denli hızlı olamıyor. Özellikle en büyük ve istikrarlı turist kaynağımız Avrupa’nın ekonomik ve siyasi belirsizliği, Brexit süreci tüm bu gelişmeleri olumsuz yönde daha da hızlandırdı. Thomas Cook, TUİ, Easy Jet, Rynair gibi turizmin devlerinin milyar dolar büyüklüğündeki zarar açıklamaları bizim gibi turizmi dönüştürme ve yönetme sancıları içindeki bir ülkeyi çok yakında

Türkiye Tematik Tanıtımı Sevdi -2: Türk Mutfağı Yılı

Tanıtımda strateji ve odaklanmayı öncelememiz gerektiğini her ortamda tekrarlıyoruz. Bu yaklaşımın bir neticesi olarak Kültür ve Turizm Bakanlığımızca odaklanılan “Tematik Yıllar” politikasını kökleştirerek ve içeriğini de zenginleştirerek sürdürmeliyiz. Bu politika, ülkemizde diğer politikalara öncülük yaparak, başta turizm alanında olmak üzere her alanda belirli stratejiler üretip odaklanarak koordinasyon içinde çalışma ve üretme kapasitemizi artıracaktır. Anadolu ve Trakya toprakları medeniyetler beşiği yurdumuzun hem coğrafi ve tarihî hem de zengin mutfak kültürüne ev sahipliği yapmaktadır. Tarih boyunca birçok medeniyet Anadolu ve Trakya topraklarında zengin yemek kültürümüzün birikimine katkı sunmuştur. Ancak, günümüzde dünyanın en zengin mutfakları arasında görülen Türk mutfağının markalaşma sorunları mevcuttur. Bir turizm çeşidi olarak “Gastronomi Turizmi” giderek önemini artırırken, yüksek gelir getiren bir turizm unsuru olarak da yaygınlaşmaktadır. Günümüzde İ

Ulusal Turizm Örgütleri Marketing Index/ GlobalData, Temmuz 2017

Dünya genelinde 100 Ulusal Turizm Örgütünün tanıtım-pazarlama faaliyetleri değerlendirilmiştir. Değerlendirmede 9 veri göz önünde bulundurulmuştur. 1)       Tanıtım ve Markalaşma çalışmalarının etkinliği (%35) 2)       Tanıtım alanında alınan ödüller (%2,5) 3)       Turist sayıları (2016-2021) öngörüler (%10) 4)       Turizmin GSMH’ye katkısının –Hükümetin turizm harcamalarına oranı (%10) 5)       Skift en iyi turizm web sitesi ödülleri (%2,5) 6)       Sosyal medya takipçileri (%10) 7)       Sosyal medya takipçileri ve turist sayıları rasyosu (oranı) (%20) 8)       Bloom’un Dijital Country Ranking indeksi (%5) 9)       Bloom Country Brand Ranking –Turizm- (%5) Bu raporda Türkiye’nin Global Top 25 listesindeki yeri 100 üzerinden alınan 46,8 puanla 18. Sıradadır. Bu listeye bölgemizdeki rakip destinasyonlardan  Hırvatistan 16. İspanya 17. ve Türkiye 18. Sıradan girmişlerdir. Hırvatistan, İspanya ve Türkiye’nin puanları arasında küçük farklar görülmektedir.  1 N