Ana içeriğe atla

Daha Çok Değil! Daha İyi Turizm (Turizm için iş birliği)

 



Günümüzde turizmle ilgili olarak şu soru sıkça sorulmaktadır: “Net fayda?” 

Turizmin toplumlar için popüler hale gelmeye başladığı dönemlerde üzerinde durulan konular; turist varışları, harcamalar ve istihdam gibi rakamlar olmaktaydı. Turizmin toplum, insan ve çevre üzerindeki etkileri görüldükçe değerlendirme kriterleri de çeşitlenmiş ve özellikle “net fayda” yani turizmin topluma yükü ile faydası arasındaki ilişki sorgulanıyor. Bu konu özellikle destinasyon yönetimlerini ve liderlerini çok ilgilendirmektedir. Bir yerde, orada yaşayan insanların yaşam kalitesini düşürmeden, doğal, tarihi ve kültürel çevrenin sürdürülebilirliğini engellemeden kaç turistin mutlu ve istekli bir şekilde misafir edilebileceği destinasyonların en önemli konusudur. Turizm faaliyetlerinde “samimiyet”, yerel halkın “onuru”, “itibarı” ve “isteği” gibi kavramlar da bahsi geçen güncel turizm yaklaşımının bir parçasıdır. Bu yaklaşım beraberinde “sorumlu” yöneticileri ve destinasyon yönetimlerini gündeme getiriyor. Söz konusu sorumluluk öncelikle yörede yaşayanlara, çevreye ve ziyaretçilere karşı ödevleri kapsamalıdır.

Böyle bir yaklaşımda ihtiyacımız olan şey, öncelikle “işbirliği”dir. “Sorumlu” destinasyon liderleri turizmi yörelerinde yerel kültürü önceleyen, yaşayan, etkileşime açık insani bir sistem olarak tasarlarlar. Bunun için ise yöredeki tüm paydaşların “işbirliği” esasıyla karar alma ve uygulama mekanizmalarında birlikte çalışmaları gerekir. Sonuçta, turizmle ilgili olarak “iyi olana yönelmek” ve “daha iyi bir turizm” tasarlamak için “şeffaflık” ilkesiyle “işbirliği” halinde çalışmak o yöredeki herkesi mutlu edecektir: Yerel halk ve ziyaretçiler, birlikte!

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Müzik Turizmi

Günümüzde gittikçe bireyselleşen kültür ve turizm faaliyetlerinin artık iç içe geçtiğini çok net görebiliyoruz. Kültür her alanıyla çok büyük bir içerik üreticisi konumundadır. Turizm sektörü ise bu içeriği –yaşam deneyimi- değerlendirmek ve insanlara sunmak için çalışma alanını sürekli genişletme ihtiyacı içinde olup insan hayatı ve istekleri de bu iş birliğini zorunlu kılmaktadır. İşte bu alanlardan bir tanesi de müzik’tir. Müzik ve turizm artık çok sık birlikte anılmakta ve bu iki alanın insan hayatına sunduğu yaşam kalitesi, birlikte üretimleri ve fırsatları da değerlendirmek gerekliliğini ortaya çıkarmaktadır. Müzik yeni gastronomi’dir. UNWTO (Birleşmiş Milletler Dünya Turizm Örgütü), Sound Diplomacy ve ProColombia işbirliğinde 2018 yılında hazırlanan ve WTM London 2018’de de sunuşu yapılan raporun çarpıcı bölümlerini aktarmak faydalı olacaktır, nitekim ülkemiz için de hem turizm sektörünü hem müzik sektörünü yakından ilgilendiren bu konu ile ilgili bir strateji gelişti...

Asıl Şimdi Güvenli Turizm Koridorları!..

  Malum, Koronavirüs yaklaşık bir yıldır hayatımızda. Geçtiğimiz yıl burada salgının turizme etkileri ile ilgili birçok yazıda yorumlar yapmış, hatta projeler sunmuştum. Turizm sektörü ile ilgili herkesin de benzer çabaları oldu. Bahsettiğim projelerden biri de geçtiğimiz Nisan ayında düşündüğüm ve Ağustos’ta bu platformda yazdığım “Güvenli Turizm Koridorları” ile ilgili (Pier to Pier Project for Safe Tourism) idi. O zamanlar birçok ülke benzer projeler geliştirdi ve uyguladı. Kimi nispeten başarılı oldu, kimi de başlamadan bitti. Ancak böyle projeler geliştirirken ülkelerin özgün durumlarını mutlaka göz önünde bulundurmak gerekiyor. Bizim de kendi kurallarına göre işleyen bir turizm endüstrimiz var. Birkaç destinasyona yoğunlaşmış dar alanda yüksek turist rakamlarına dayalı bir sektörel yapıya sahibiz. Salgın şartlarında turizm faaliyetlerini sürdürürken bu yapının bazı avantajlarını da yaşadık. Örneğin geçtiğimiz yaz 4 destinasyonumuzun turist trafiğine açılabilmesi otellerimiz...

COP29 nedir ve neden önemlidir? *

  COP29 ve İklim Değişikliği ile Mücadelenin Önemi COP29, 11-22 Kasın 2024'te Azerbaycan'ın Bakü şehrinde düzenlenecek olan 29. Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Konferansı'dır. Bu konferans, gelişmekte olan ülkeler için iklim eylemi finansmanının nasıl sağlanacağı konusunda müzakerelere odaklanacaktır. Özellikle, COP28'de yapılan anlaşmaların yetersizliği nedeniyle COP29’da mevcut taahhütlerin korunması ve yeni önlemler üzerinde ilerleme sağlanması kritik bir önem taşımaktadır. İklim Finansmanı ve Yeni Hedefler Finansman, COP29'un önemli gündem maddelerinden biridir. Gelişmiş ülkeler, gelişmekte olan ülkelere yıllık 100 milyar dolarlık bir iklim finansmanı sağlamayı taahhüt etmiş olsa da, bu hedefin gerisinde kalınmıştır. Yeni bir Kolektif Nicel Hedef (NCQG) üzerinde anlaşılması ve bu hedefin gelişmekte olan ülkelerin ihtiyaçlarını karşılaması beklenmektedir. Uyum finansmanı da NCQG’nin bir parçası olarak ele alınmalıdır; ancak bu konuda anlaşma sağlamanı...