Ana içeriğe atla

Destinasyonların Havalimanı İşletmeleriyle İşbirliği Üzerine...

 


Boş havalimanı olmaz, eksik destinasyon yönetimi olur!

Destinasyonların havayolu bağlantıları turizm sektörü için önemli role sahip. Turistlerin seyahat tercihlerinde havayolu birinci konumda bulunuyor ( %55; 2016). Böyle olunca destinasyonların bölgelerine hizmet eden havalimanı işletmeleri ile birlikte destinasyon yönetimi stratejisi geliştirmeleri öncelik taşımaktadır. Destinasyonu merkez alan veya transit yolcular için bekleme zamanını destinasyonda geçirmelerine sağlayacak ürünler geliştirmek o destinasyonun ve havalimanı işletmesinin birlikte ve başarılı çalışmalarına bağlıdır.

Bu konuda öne çıkan bası hususlar şunlar olabilir:

-Destinasyon için havalimanının bir havayolu şirketince “merkez” olarak konumlandırılması, bunun için gerekli cazibenin oluşturulması.

-Destinasyonun markalaşmasına yardımcı olacak ürünlerin çekiciliğinin oluşturulması ve konumlandırma için gereken stratejinin hazırlanması ve uygulanması.

-Hizmetlerin ve destinasyonun iyi yönetilmesini sürekli hale getirecek paydaşlar arası güçlü işbirliğinin kurumsallaşması.

Destinasyon ve havalimanı işletmesinin birlikte oluşturacakları stratejiyi sürdürülebilir kılacak koordinasyonu oluşturması akıllara destinasyon yönetimini getirmektedir.

Bu konuya ilişkin olarak ülkemizde havalimanı işletmelerimizin hizmet ettikleri destinasyonları düşündüğümüzde göze çarpan bir durum ise; bazı havalimanlarımızın kapasitelerinin altında hizmet verdikleridir. Özellikle havalimanı işletmeleri ve şehir yönetimlerinin (kamu, sivil, özel) yakın ve verimli bir işbirliği oluşturmaları, geniş yelpazeye yayılan destinasyon yönetimi fonksiyonlarından birinin de havalimanı işletmeleri olması gereğini göstermektedir.

Bu konuda yerel yönetimlere, ticaret odalarına ve turizm sektörü paydaşlarına önemli görevler düşüyor. Ayrıca havalimanı işletmelerinin de profesyonel pazarlama ve tanıtım ekiplerini yeni stratejilerle yeniden tasarlamaları faydalı olacaktır.

 

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Müzik Turizmi

Günümüzde gittikçe bireyselleşen kültür ve turizm faaliyetlerinin artık iç içe geçtiğini çok net görebiliyoruz. Kültür her alanıyla çok büyük bir içerik üreticisi konumundadır. Turizm sektörü ise bu içeriği –yaşam deneyimi- değerlendirmek ve insanlara sunmak için çalışma alanını sürekli genişletme ihtiyacı içinde olup insan hayatı ve istekleri de bu iş birliğini zorunlu kılmaktadır. İşte bu alanlardan bir tanesi de müzik’tir. Müzik ve turizm artık çok sık birlikte anılmakta ve bu iki alanın insan hayatına sunduğu yaşam kalitesi, birlikte üretimleri ve fırsatları da değerlendirmek gerekliliğini ortaya çıkarmaktadır. Müzik yeni gastronomi’dir. UNWTO (Birleşmiş Milletler Dünya Turizm Örgütü), Sound Diplomacy ve ProColombia işbirliğinde 2018 yılında hazırlanan ve WTM London 2018’de de sunuşu yapılan raporun çarpıcı bölümlerini aktarmak faydalı olacaktır, nitekim ülkemiz için de hem turizm sektörünü hem müzik sektörünü yakından ilgilendiren bu konu ile ilgili bir strateji gelişti

Sud de France örneğinde Kolektif Markalar ve Yerel Kalkınma

  Yöresel Ürünler ve Coğrafi İşaretler Türkiye Araştırma Ağı (YÜciTA) ile Muğla Ticaret ve Sanayi Odası tarafından 20 Ekim 2023 günü gerçekleştirilen Muğla Uluslararası Coğrafi İşaretli Ürünler Zirvesinin odak konusu, coğrafi işaretler, gastronomi ve turizmden ilham alarak, yöresel markaların kolektif yönetimi ve kalkınmaya desteklerinin sağlanmasıydı. Söz konusu zirve kapsamında, ülkemizde coğrafi işaretler ve turizmin ortak problemi ve ihtiyacı olan yönetim/yönetişim konularının çözümüne ilişkin iyi bir örnek olarak gördüğümüz Sud de France (SdF) ile ilgili sunumu Bölge Danışmanı M. Rene Moreno gerçekleştirdi, aşağıda SdF’ye ilişkin verilen bilgiler Sayın Moreno’nun sunumundan derlenmiştir. İnsanlığın yaşadığı Covid-19 salgının etkilerini sürdürdüğünü söyleyerek konuya başlamanın doğru olacağını düşünüyorum. Özellikle “Yeni Normal” olarak adlandırılan gelişmeler aslında değişen düşünce yapısı ve yeni değerlere işaret ediyordu. O günlerde turizm ile ilgili yazılarımda destinasyonl

SÜRDÜRÜLEBİLİR DESTİNASYON YÖNETİM TASARIMI (1): VERİ VE AKILLI DESTİNASYONLAR

  Bir destinasyonun sürdürülebilirliği, sakinlerinin ihtiyaçları, refahı ve yaşam kalitesi ile ziyaretçilerinin ihtiyaçları, refahı ve deneyim kalitesi arasında ne kadar iyi denge kurabildiğine bağlıdır; bu bir yönetim konusudur. Bu hassas denge, sürdürülebilirliğin belirli bir destinasyonun tüm çevresel ve toplumsal yönlerini içeren karmaşık, çok boyutlu bir kavram olduğu anlamına gelir. Bununla birlikte, seyahat başlı başına acil bir küresel sürdürülebilirlik sorununa -iklim acil durumu- büyük ölçüde etkide bulunuyor ve dünyadaki karbon emisyonlarının kabaca %8'ini oluşturuyor. Bu zorlu sorunu ele almak ise endüstrinin öncelikler listesinin başında gelmektedir. Burada, bir yönetim yaklaşımı olarak tasarım yönetimi (Design Management) ve veriler çözümde çok önemli bir rol oynayabilir, gerçek sürdürülebilirlik için atmamız gereken adımları yönlendirebilir. Veri ve sürdürülebilirlik arasındaki ilişki Turizm her şeyle ilgilidir, bu nedenle her şeyi ölçümlemeli ve destinasyo