Önümüzdeki yıl dünyayı etkilemek ve insanların ilgisini
Türkiye’ye çekmek için önemli fırsatlar doğabilir. Tabii ki yumuşak gücümüzden
bahsediyoruz; kültür, turizm ve spor…
Turizmle başlarsak özellikle tematik yılların gücünü iyi
kullanabiliriz. 2018 Troya Yılı’nda açılışı yapılan Troya Müzesi’nin
iletişimini arttırarak sürdürmeliyiz. Avrupa Yılın Müzesi seçmelerinde finale
kalan müzemiz aracılığıyla dünyaca bilinen bir mitin gücünden yararlanarak bir
Anadolu efsanesinin ait olduğu toprakların tanıtımını sürdürmeliyiz. Yine
2019’dan devir alacağımız Göbeklitepe Yılı nedeniyle bu değerimizin eşsiz
iletişim gücü niteliği artan işlerle kullanılmaya devam edilmelidir… Ve 2020
Türk Mutfağı Yılı, markalaşma ve temsil sorunları olan Türk Mutfağı’nın içerde
ve dışarda nasıl geliştirileceği, yönetileceği ve tanıtılacağı ile ilgili
sorunların çözümü ve dünya ile iletişimimizin merkezinde olacağı önemli bir
fırsat yılı.
Bunun yanında kültür odaklı şehir temasıyla göz bebeğimiz
İstanbul’u yeniden canlandıracak faaliyetlerin 2020’de ardı sıra
gerçekleştirilerek ülkemizi dünyaya anlatması sağlanmalıdır.
Kültür; Türkiye’nin somut ve somut olmayan UNESCO değerleri
bir iletişim konsepti geliştirilerek dünyaya anlatılabilir. 18 değerimiz UNESCO
listesinde ve 78 değerimiz geçici listede ayrıca 17 değerimiz de somut
olmayan kültürel miras listesinde. Dünya her geçen gün çevreye ve kültüre daha
fazla değer veriyor ve bu konular insanların daha fazla ilgisini çekiyor.
Unutmamak gerekir ki kültürümüz kimliğimizdir ve yapabildiğimiz ölçüde markamızdır.
Spor; 2008 Avrupa Futbol Şampiyonası’nın, yaşattığı futbol
seyir zevkiyle, en sempatik takımı Türk Millî Futbol Takımı idi. Bu defa da
neden olmasın? 12 Haziran-12 Temmuz 2020’de gerçekleşecek şampiyonada mücadele
edecek takımımıza başarılar diliyoruz. Aynı büyük sorumluluk 2020 Tokyo
Olimpiyatları ve Paralimpik Oyunlarında mücadele edecek sporcularımızın
üzerinde de var, onlara da engin başarılar diliyoruz.
Ve bence en önemli gücümüz: “İyi Ülke Türkiye”
İnsanlığa katkımız ve darda olanın yanında olan tavrımız bizi
hep kalplerin en özel yerinde tutacaktır.
Kısaca buradan şu sonuca varacağız; Türkiye kendisini
kültürle, turizmle, sporla, bilimle ve iyilikle anlattıkça kalplerdeki yeri hep
sağlam olacaktır.
İrfan ÖNAL
Aralık 2019
Yorumlar
Yorum Gönder